İnsan doğa ve toprak ile iç içe bir yaşam sürerken; sanayileşme ve kentleşme ile doğadan yavaş yavaş uzaklaştı. İş, eğitim ve daha iyi bir yaşam hayaliyle oluşan göçlerin sonucunda kentler binalar ile doldu ve doğaya erişim kısıtlandı. Şehir planlamaları sayesinde kentlerin içine yerleştirilen parklar ve ormanlar ile insanlar bir nebze de olsa doğaya yakınlaştırılmaya çalışılıyor. Yeterli olmasa da betonların arasında yeşili görebileceğimiz alanların olması ve daha da çoğaltılması bizler için oldukça önemli.
Şehirlerin telaşı ve hengamesi içerisinde büyütmeye çalıştığımız çocuklarımız için de doğa sınırsız bir hayal gücü demek. Bunun faydasını bilen uzmanların görüşleri sayesinde pek çok doğa-orman temelli anaokulları çocuklar için faaliyet göstermekte.
Bizler oyun parklarına çocukları eğlendirmek ve vakit geçirmek için götürüyoruz. Ama gel gelelim parkta bir süre sonra kaymaktan, sallanmaktan sıkılan, oynamak yerine bekleyip izlemeyi tercih eden çocuklar ile karşılaşmak hiç de kaçınılmaz değil. Çünkü kocaman plastik oyuncaklar çocukların yaratıcılıklarını kısıtlayarak onlara “– bu şekilde sallan, bu şekilde kay” diye yol gösteriyor. Bu sabit komuttan sıkılan çocuklar da ters kaymaya, farklı şekillerde sallanmayı denemeye ve tam tersi istikamette kaydıraktan çıkmaya çalışıyor. Ebeveynler bunu görünce çocuklarını uyararak doğru düşündükleri şekilde hareket etmelerini söylese de çocukta olan şey yeni şeyler keşfetme ve deneme arzusudur.
Bizler ebeveyn olarak çocuklarımızın yanında meraklarını ve keşfetme arzularını destekleyerek rehber olmalıyız. İşte tam da bu yüzden sık sık rotamızı doğaya çevirip çocukların daha çok keşfedip öğrenecekleri alanlar oluşturmalıyız. Ormanlar sınırsız materyaller ile dolu. Ve bunları bulmak için çok çaba harcamamıza gerek yok. Taş, kum, su, yapraklar, ağaç kabukları, kozalaklar, çiçekler ve pek çok şey ile çocuklarımızın yaratıcılıklarını destekleyebiliriz. Bizde onların oyununa dahil olarak ailecek doğada kaliteli zamanlar geçirip temiz hava alabiliriz. Bir arada olmanın verdiği keyifle merak duygusu desteklenmiş ve beslenmiş çocuğumuz için de güzel anılar bırakmış oluruz.
Doğada ailecek yapılabilecek birkaç etkinlik önerisi:
Birlikte ağaçları inceleyebilir ve yapraklarını alıp bir deftere yapıştırarak adlarını not aldığımız bir defter tutabiliriz
Aynı şekilde bunu çiçekler için yapıp, çiçekleri kurutarak saklayabiliriz
“Doğanın renkleri” adlı bir oyun oynayarak doğada bulduğumuz her rengin fotoğrafını çekebiliriz
Toprak, su ve taşlar ile basit yapılar inşa edebiliriz
Gördüğümüz böceklerin fotoğraflarını çekip, daha sonra isimlerini araştırıp hakkında bilgiler öğrenebiliriz vs
Bu şekilde pek çok şey bulabilir ve gerçekleştirebiliriz. Eğer bulmakta zorlanırsanız çocuklarınıza sormayı unutmayın. Onlar hayret ve merak duyguları ile doğada bizlere oldukça güzel rehberler olacaktır.
Sevgiyle😊